Vize Masaj Salonu Hizmeti Ebru

Vize Masaj Salonu

Vize Masaj Salonu “niçin yok?”

“Çünkü o süre her şey saçma olurdu. Sokaklardaki evler,

TV… Hiçbir iş yürümezdi.”

Dans eden, tekdüzen seslerle şarkı söyleyen çocuklar

uzaklaşmışlardı. Çıkardıkları gürültü, sözleri anlaşılmayan,

düzenli bir uğultuydu artık.

“fakat ya her şey saçmaysa? şu demek oluyor ki burada, bu adada? Ya bir

şeyler varsa bizi gözetleyen, bekleyen?”

Ralph, sarsılırcasına ürperdi. Domuzcuk’a öyle bir sokuldu

ki, iki çocuk birbirlerine çarpıp korktular.

“bu şekilde konuşma artık! Esasen çektiğimiz yeter, Ralph.

Bundan fazlasına dayanamam ben. Eğer hortlaklar varsa…”

“Ben şef olmaktan vazgeçmeliyim. Dinle onları!”

“Aman tanrıım! Hayır, olmaz!”

Domuzcuk, Ralph’ın kolunu yakaladı sıkı sıkı:

“Eğer Jack şef olursa, bir tek av yapılır, ateş yakılmaz.

Ölünceye dek burada kalırız.”

Domuzcuk’un sesi yükseldi, cırtlaklaştı:

“Kim orada oturan?”

“Ben, Simon.”

Vize Masaj Salonu

“Amma da yaman kişileriz” dedi Ralph. “Üç kör fare gibi.

Ben vazgeçiyorum.”

Domuzcuk, tehlike dolu bir fısıltıyla,

“Sen vazgeçersen”

dedi,

“bana ne olur sonrasında?”

“Bir şey olmaz.”

“Jack nefret ediyor benden. Neden bilmiyorum. şayetcanının istediğini yapabilse… Ama sana dokunamaz. Saygsıcaklıkvar sana. Üstelik sen onu dövebilirsin.”

“fakat sen de onunla bir güzel dövüşüyordun daha demin.”

Domuzcuk yalın mevzuştu:

“Denizkabuğu bendeydi. Söz anlatmaya hakkım vardı.”

Simon, karanlıkta kıpırdadı:

“Şef olmaktan vazgeçme.”

“Sen sus, minik Simon! Canavar yok diyemez miydin

doğrusu?”

Domuzcuk,

“Ben Jack’tan korkuyorum” dedi. “Onun için

Jack’ı iyi biliyorum. Birinden korkunca ondan nefret

edersiniz ama boyuna da düşünüp durursunuz onu. Kendi

kendinizi aldatırsınız; aslında kötü değildir dersiniz. Fakat onu

görünce, tıpkı nefes darlığına tutulmuş şeklinde olmuş olursunuz, nefes

alamazsınız. Sana bir şey söyleyeyim mi? O senden de nefret

ediyor, Ralph…”

“Benden mi? Niçin nefret etsin benden?”

“Bilmiyorum. Ateş konusunda onu bozdun. Sonra sen

şefsin, o şef değil.”

“fakat o… Jack Merridew’dir o!”

“Ben öyle uzun zaman yataklarda yattım ki, düşünmeye

vakit buldum. İnsanları bilirim ben. Kendimi bilirim. Onu da

bilirim. Sana şimdi zarar veremiyor. Ama sen önünden

çekilirsen, senden sonrasında gelenin canını yakacak. O da ben

olacağım.”

“Domuzcuk’un hakkı var, Ralph. Bir sen varsın, bir de Jack.

Sen gene şef kal.”

“çoğumuz bir yanlara sürüklenip gidiyoruz. Her şey çok kötü

oluyor. Bizler evlerimizdeyken bir büyük bulunurdu her vakit.

Lütfen efendim derdik, lütfen hanımefendi derdik ve öğrenmek